kısa süren - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kısa süren



"kısa süren" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kısa süren fleeting s.
kısa süren fleet s.
kısa süren short winded s.
kısa süren short-winded s.
kısa süren passing s.
kısa süren momentaneous s.
kısa süren temporaneous s.
kısa süren ephemerous s.
kısa süren evanescent s.
kısa süren instant s.
kısa süren short s.

"kısa süren" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ani ve kısa süren bir rüzgar flurry i.
kısa süren yağmur shower i.
çok kısa süren şey snatch i.
kısa süren seks quickie i.
kısa süren hummalı faaliyet bout i.
kısa süren şiddetli rüzgar scud i.
kısa süren şuur kaybı blackout i.
kısa süren bir heyecan flurry i.
kısa süren hafif bir kar yağışı flurry i.
kısa süren barış short-lived peace i.
kıyıda veya gözden uzak bir yerde birkaç gün süren kısa bir yolculuk şeklindeki parti marooning party i.
kısa süren romantik ilişki idyl i.
kısa süren romantik ilişki idyll i.
kısa süren canlı deneyim flashing i.
çok kısa süren ephemeral s.
çok kısa süren momentarily zf.
Colloquial
kısa süren seks a fast one i.
kısa süren yağmur fırtınası gully washer i.
Idioms
bir tv dizisinin normalden daha kısa süren sezonu short order i.
kısa süren uyku forty winks i.
kısa süren popülerlik nine day wonder i.
kısa süren bir başarı elde etmek rise like a rocket (and fall like a stick) f.
Trade/Economic
borsada kısa süren bir fiyat yükselişi veya inişi flurry i.
borsada kısa süren bir fiyat yükselişi/inişi flurry i.
Medical
bilincin ve postural tonusun kısa süren geçici kaybı transient loss of consciousness and postural tone i.
Biology
yeni türlerin göreceli olarak kısa bir zaman diliminde hızlıca geliştiğini ileri süren bir evrim teorisi theory of punctuated equilibrium i.
yeni türlerin göreceli olarak kısa bir zaman diliminde hızlıca geliştiğini ileri süren bir evrim teorisi punctuated equilibrium i.
Astronomy
evrenin büyük patlama'dan sonra kısa süreli bir üstel genişleme döneminden geçtiğini öne süren bir teori cosmic inflation i.
evrenin büyük patlama'dan sonra kısa süreli bir üstel genişleme döneminden geçtiğini öne süren bir teori inflation theory i.
Education
kısa süren ve programı yoğun olan ders minicourse i.
kısa süren ve programı yoğun olan ders mini-course [us] i.
Meteorology
zayıf ve kısa süren fırtına gustnado i.
çok kısa süren bir hava olayı red sprite i.
Music
normalden daha kısa süren senfoni sinfonietta i.
Latin
kızgınlık kısa süren bir deliliktir ira furor brevis est expr.
Slang
kısa süren seks quick one i.
kısa süren seks quickie i.
kısa süren seks fast one i.